Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, küresel gerilimler ve nükleer savaş riskine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Fidan, uluslararası krizlerin derinleştiğine işaret ederek, bu riskin artık görmezden gelinemeyeceğini belirtti.
Küresel Gerilim ve Artan Nükleer Tehdit
Bakan Fidan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in küresel savaş ihtimaline yönelik uyarılarının altını çizerek, Ukrayna’daki savaşın ve Gazze’deki çatışmaların küresel fay hatlarını derinleştirdiğini ifade etti. Özellikle Kuzey Kore’nin savaşa aktif taraf olması ve Batı ülkelerinin savaşa doğrudan müdahil olan silah destekleriyle kutuplaşmanın arttığını belirtti.
Fidan, bu süreçte nükleer savaş ihtimalinin gerçek bir tehdit oluşturduğunu şu sözlerle vurguladı:
“Nükleer risk konuşulmaya başlandığı andan itibaren bu risk oluşur. Bir taraf saldırıları durdurmak için nükleer bir araca başvuracağını açıkça ifade ediyor. Bu bir şaka değil.”
Sıcak, Ekonomik ve Siyasi Savaşın Tırmanışı
Fidan, savaşın sadece sıcak çatışma boyutunda kalmadığını, ekonomik ve siyasi alanda da derin etkiler yarattığını söyledi. Bu kapsamda, özellikle ABD ve Avrupa’nın müdahaleleriyle savaşın kutuplaşmayı artırdığını belirtti.
“Şu anda hem ekonomik, hem siyasi hem de sıcak savaş olarak devam eden topyekun bir mücadele var. Önemli olan bu mücadelenin daha büyük bir şiddete dönüşmesini engellemektir.”
Türkiye-Suriye İlişkileri ve Esad ile Görüşme İhtimali
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın görüşüp görüşmeyeceğine dair sorulara da yanıt veren Fidan, Türkiye’nin bu konuda net bir duruş sergilediğini ancak Suriye tarafının aynı yaklaşımı göstermediğini dile getirdi. Esad yönetiminin şu anda muhalefetle görüşmeye bile açık olmadığını belirtti.
“Türkiye’nin Esad’ın muhalefetle anlaşmasını ön şart koştuğu söyleniyor. Ancak bu bir ön şart değil, pratik bir gereklilik. Çünkü bu olmadan çözüm mümkün görünmüyor.”
Fidan, Astana Süreci kapsamında sağlanan ateşkesin korunması gerektiğini belirterek, çözüm odaklı yeni bir mekanizmanın devreye sokulması gerektiğini savundu.
Göç ve İstikrarsızlık Sorunları
Suriye rejiminin mevcut politikasının daha fazla mülteci ve istikrarsızlık üreteceğini belirten Fidan, Türkiye’nin sınır güvenliği ve mülteci akışını kontrol altına almak için bu konuda adımlar atmaya devam edeceğini ifade etti.
“Şam rejiminin belli grupların üzerine gitmesi, daha fazla mülteci ve istikrarsızlık anlamına geliyor. Biz orada olmadığımız zaman, orada yaşayan insanlar mülteci olarak ülkemize gelecek.”
Bakan Fidan, mevcut gerilimlerin küresel bir savaşa dönüşmemesi için uluslararası toplumun sorumluluk alması gerektiğini vurguladı. Nükleer tehditlerin ciddiye alınması gerektiğini belirterek, çözümün ancak yapıcı diyalog ve diplomatik süreçlerle sağlanabileceğini ifade etti.