Uzun yaşam tutkunlarının yeni odak noktası haline gelen Rapamycin ilacı, son dönemlerde organ nakli hastalarının tedavisinde kullanılan bir ilaç olmasının ötesinde, ömrü uzatma potansiyeliyle gündemde. Dünyanın dört bir yanından insanlar bu ilacı reçetesiz almak için Türkiye’ye akın ediyor. Öyle ki, Türkiye’nin birçok eczanesinden reçetesiz şekilde ilaca ulaşmak mümkün hale gelmiş durumda. Ancak uzmanlar, bu ilacın bağışıklık baskılayıcı özelliklerinin risklerine dikkat çekiyor.
Yaşlanmayı Geciktiren İlaç Sektörü Büyüyor
Günümüzde yaşlanmayı geciktiren ve ömrü uzatan tedavi yöntemleri üzerine yapılan araştırmalar büyük ilgi görüyor. Özellikle ‘anti-aging’ terapiler ve ilaçlar milyarlarca dolarlık bir sektör vaat ediyor. Bu süreçte, mevcut tedavilerde kullanılan bazı ilaçların yan etkilerinin yaşlanmayı geciktirici özelliklere sahip olabileceği keşfedildi. Rapamycin, bu alanda dikkat çeken ilaçların başında geliyor. Organ nakli hastalarında bağışıklık baskılayıcı olarak kullanılan bu ilaç, bazı hayvan deneylerinde ömrü %14 ile %20 arasında uzatmış durumda.
Rapamycin: Anti-aging İlacı mı?
Rapamycin’in yaşlanma karşıtı bir ilaç olma potansiyeli özellikle son dönemlerde büyük yankı uyandırdı. New York Times ve Washington Post gibi medya devleri, bu ilacın uzun yaşam meraklıları tarafından yoğun talep gördüğünü belirtti. Ancak henüz insanlar üzerindeki etkileri konusunda kapsamlı klinik çalışmalar yapılmış değil. Özellikle hayvan deneyleri, ilacın hücresel düzeyde yaşlanmayı geciktirici etkiler gösterebileceğini ortaya koysa da insanlar üzerindeki sonuçları belirsizliğini koruyor.
ABD ve Avrupa’da reçeteyle satılan bu ilaca olan talep her geçen gün artarken, Türkiye’de ilacın reçetesiz satılması birçok kişiyi bu ülkeye çekiyor.
Türkiye’de Reçetesiz Rapamycin Satışı
İnternet forumları ve çeşitli platformlarda, Rapamycin ilacına ulaşmanın en kolay yolunun Türkiye olduğuna dair birçok paylaşım bulunuyor. Avrupa’da reçeteyle satılan ilacın Türkiye’de Rapamune adıyla reçetesiz satılması, bu durumu daha cazip hale getiriyor. Özellikle Kuşadası ve İstanbul havalimanı eczaneleri, ilacı almak isteyenler için popüler duraklardan biri haline gelmiş durumda.
Hollanda’da yaklaşık 470 euro’ya satılan ilacın Türkiye’de 200 euro karşılığında satılması da fiyat açısından önemli bir avantaj sağlıyor. Birçok kullanıcı, tatil sırasında veya seyahat esnasında bu ilaçtan toplu alımlar yaparak tüm ailelerine yetecek kadar ilacı stokladıklarını ifade ediyor.
Uzmanlar Uyarıyor: Riskler Göz Ardı Edilmemeli
Her ne kadar Rapamycin yaşlanma karşıtı etkileri ile popülerlik kazansa da uzmanlar, ilacın yan etkileri konusunda dikkatli olunması gerektiğini vurguluyor. Bağışıklık sistemini baskılayıcı özellikleri nedeniyle, ilacın bilinçsiz kullanımı ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Henüz insanlar üzerindeki uzun dönemli etkilerinin tam anlamıyla bilinmemesi, bu ilacın kontrolsüz kullanılmasının büyük riskler taşıdığını gösteriyor.
Yapılan bir ankette, Rapamycin kullanan 333 kişi ilaca başladıktan sonra genel yaşam kalitelerinin arttığını ifade etmiş olsa da bu etkinin placebo olup olmadığı henüz net değil. İnsanlar için doğru doz, kullanım süresi ve olası yan etkiler konusunda hala araştırmalar sürüyor.
Rapamycin’in Keşfi: Paskalya Adası’ndan Dünyaya
Rapamycin, 1960’lı yıllarda bilimsel bir keşif gezisi sırasında, Pasifik Okyanusu’nun ortasında yer alan Paskalya Adası’nın topraklarında bulunan bir bakteride keşfedildi. O dönemde keşfedilen bu ilaç, 1999 yılında Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından organ nakli hastalarının tedavisinde kullanılmak üzere onay aldı. Ancak bu keşif, son yıllarda ömrü uzatma potansiyeliyle yeniden gündeme geldi.
2009 yılında yapılan bir çalışma, ilacın farelerin ömrünü %14’e kadar uzattığını ortaya koydu ve bu sonuçlar, ilacın uzun yaşam alanındaki araştırmalarda önemli bir yere sahip olmasına yol açtı. Günümüzde Rapamycin, yaşlanma karşıtı ilaçlar arasında en çok merak edilen ve tartışılan ürünlerden biri haline gelmiş durumda.
