Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Cumhurbaşkanı’na hakaret suçlamasıyla yargılandığı davanın ilk duruşmasında 30 sayfalık kapsamlı bir savunma sundu.
İstanbul 35. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya başka bir dosyadan tutuklu bulunan Özdağ ve avukatları katılırken, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve Bağımsız Türkiye Partisi lideri Hüseyin Baş da izleyici olarak yer aldı.
Adliye çevresinde alınan yoğun güvenlik önlemleri ve partililer ile polis arasında yaşanan kısa süreli gerginlik, duruşmanın dikkat çekici detayları arasında yer aldı.
Savunmada Tarihi Perspektif: Atatürk ve Türk Milleti
Ümit Özdağ savunmasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarını “tek parti faşizmi” olarak nitelendiren açıklamasına sert bir dille karşı çıktı.
Özdağ, Atatürk’ün ve Cumhuriyet’in Türk milletinin varoluş mücadelesinde nasıl bir kurtuluş yolu sunduğunu detaylı tarihsel örneklerle anlattı.
Malazgirt Zaferi, Miryokefalon Savaşı, İstanbul’un Fethi, Viyana Kuşatması, Balkan Savaşları ve Sakarya Meydan Muharebesi gibi dönüm noktalarını örnek gösteren Özdağ, Cumhuriyetin, Türk milletinin 850 yıllık mücadele tarihinin doğal sonucu olduğunu vurguladı.
FETÖ İddiaları ve AK Parti Eleştirisi
Savunmanın önemli bir bölümü, Erdoğan ve AK Parti’nin FETÖ ile geçmişte kurduğu ilişkilere ayrıldı.
Özdağ, FETÖ’nün bir Haçlı Seferi niteliğinde Türk devlet yapısına zarar verdiğini ve bu örgütün devletin kritik kurumlarına sızmasına uzun süre göz yumulduğunu ileri sürdü.
Bu noktada Erdoğan’ın kendi açıklamalarını ve çeşitli devlet raporlarını kaynak göstererek savunmasını destekledi.
FETÖ’nün sinsi yapılanmasını örnekleyen Özdağ, bu yapılanmanın Türk devletine verdiği zararın, geçmişte yaşanan Haçlı Seferlerinden daha yıkıcı olduğunu iddia etti.
“Siyasi Eleştiri Hakkı” ve Anayasal Vurgu
Özdağ, konuşmasının doğrudan bir hakaret içermediğini, eleştiri ve ifade özgürlüğü kapsamında olduğunu belirtti.
Savunmasında Anayasa’nın 138. maddesine vurgu yaparak, hakimlerin bağımsızlığının ve hukukun üstünlüğünün altını çizdi.
Ayrıca, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde Cumhurbaşkanının aynı zamanda siyasi bir figür olduğuna dikkat çeken Özdağ, siyasetçilerin eleştiriden muaf tutulamayacaklarını vurguladı.
“Erdoğan’a Değil, AK Parti Genel Başkanı’na Eleştiri”
Özdağ, Erdoğan’ı eleştirirken Cumhurbaşkanlığı makamını hedef almadığını, doğrudan AK Parti Genel Başkanı kimliğine yönelik siyasi eleştirilerde bulunduğunu belirtti.
Bu bağlamda yaptığı eleştirilerin, bir siyasetçinin doğal görevleri arasında olduğunu ve demokratik toplumlarda bu tarz ifadelerin cezalandırılmaması gerektiğini savundu.
Davanın Arka Planı ve İddianame
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Ümit Özdağ’ın 19 Ocak 2025 tarihinde partisinin il başkanları toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik kullandığı ifadeler sebebiyle “Cumhurbaşkanına alenen hakaret” suçundan 1 yıl 2 aydan 4 yıl 8 aya kadar hapis cezası istendi.
Ayrıca, mahkumiyet halinde kamu görevlerinden men edilmesi de talep ediliyor.
İlk Duruşma ve Sonraki Süreç
İlk duruşmada sunulan bu kapsamlı savunmanın ardından, mahkeme heyeti taraflara delillerin toplanması için süre verdi.
Davanın bundan sonraki aşamalarında, Özdağ’ın savunmasının yaratacağı hukuki tartışmaların Türk siyasetinde de önemli yankılar uyandırması bekleniyor.