Suriye’deki son gelişmeler, güvenlik güçleri ile devrik Beşar Esad’a bağlı Aleviler arasında yaşanan şiddet olaylarına odaklanmış durumda. Heyet Tahrir Şam (HTŞ) lideri Ahmet Hüseyin eş-Şara, bu çatışmaları araştırmak üzere komiteler kurulduğunu duyurdu.
Şara, Suriye’nin Geleceği İçin Sorumluların Hesap Vermesi Gerektiğini Söyledi
Eş-Şara , uzun süredir devam ettiği, Suriyelilere ve uluslararası çapta çağrıda bulunarak, sivillere zarar veren ve mahkumlara kötü muamele görmeyen herkesin hesapta kaldığını vurguladı. Şiddetli olayların patlak vermesinin ardından, eski hükümetin kalıntıları ve bazı yabancı güçler suçlayan eş-Şara, bu olayları soruşturacak bir komite kurma kararı aldı. Komite, çoğunluk yargıçlarından oluşacak ve olayların dağılması incelenecek.
Esad Yanlıları ve Güvenlik Güçleri Arasındaki Çatışmalar
Geçtiğimiz günlerde, Esad’a bağlı kişiler tarafından adreslenen bir pusu, Suriye güvenlik devrimi ile çatışmaya dönüşerek binlerce insanın hayatını kaybetmesine yol açtı. Lazkiye’de gerçekleşen bu saldırılar, Suriye’nin 13 yıllık iç savaşının izlerini yeniden gün yüzüne çıkardı. Heyet Tahrir Şam hükümdarlarındaki isyancıların Esad’ı devirdiği günden bu yana, bu savaşta Suriye’deki en kötü şiddet dalgalarını tetiklemiş oldu.
Alevilere Yönelik Saldırılar ve İntikam Cinayetleri
Suriye’nin kıyı bölgesinde, Alevilerin yoğunlukta olduğu şehir ve kasabalarda başlayan saldırılara karşı, pek çok yerleşim yeri harbe haline getirildi. Sünni militanlar , isyanla ilişki içinde olduklarından, Alevi sermayeyi hedef alarak intihar cinayetleri işledi. Hakim, bu cinayetlerin bireysel sivilin ölümüne neden olduğunu bildirdi.
Yeni Suriye dağıtımı ve Uluslararası Tepkiler
Suriye’nin yeni geçici hükümetinin , ülkenin Sünni yönetimi altında olduğu duyuruldu. Ahmet eş-Şara , ülkelerin adil seçimlerle, Suriye’nin dini ve etnik gruplarını içeren bir sistem kurulacağına dair söz verdi. Ancak bazı şüpheciler, bunun gerçekleşip gerçekleşmeyeceği sorgulanıyor. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio , Suriye’deki katliamların başarısızlıkla sonuçlanan hesaplarının sorulması gerektiğini belirterek, ABD’nin Hıristiyan, Dürzi, Alevi ve Kürt topluluklarının yanında olduğunu ifade etti.
