Trump’ın Çağrısı Görmezden Gelindi
ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna’daki kanlı çatışmaların durması için 50 günlük ateşkes çağrısı yapmıştı. Ancak Rusya, bu çağrıyı açıkça hiçe sayarak 16 Temmuz gecesi Ukrayna’ya karşı şimdiye dek görülen en geniş çaplı hava saldırılarından birini gerçekleştirdi. Özellikle kamikaze tarzı Şahed tipi insansız hava araçları (İHA) ile yapılan saldırılar, başkent Kiev’den doğudaki Donetsk’e kadar birçok noktayı hedef aldı.
Gece Boyunca Süren Saldırı: 400’e Yakın İHA Havalandı
Ukrayna Hava Kuvvetleri, Rusya’nın farklı cephelerden 400’e yakın Şahed tipi İHA fırlattığını açıkladı. Bu İHA’ların büyük bir kısmı hava savunma sistemleriyle etkisiz hale getirilse de bazıları hedeflerine ulaşarak sivil can kayıplarına ve büyük yıkıma yol açtı.
Özellikle Donetsk bölgesindeki Dobropillia kenti, saldırıların en ağır olduğu yerlerden biri oldu. Şehre isabet eden 500 kilogramlık bombanın patlaması sonucu bir apartmanda büyük hasar meydana geldi. Saldırıda bir kişi hayatını kaybederken, en az 20 kişi de yaralandı. Kurtarma ekipleri hâlâ enkaz altında kalanlar için zamanla yarışıyor.
Putin, Trump’ı Umursamadı mı?
Bu saldırılar, Rusya’nın Trump’ın diplomatik çağrısını açıkça reddettiğini gösteriyor. Askeri analistlere göre Kremlin, ABD ile olası yeni yaptırımları göze alarak Ukrayna’ya yönelik askeri baskısını artırma stratejisini sürdürüyor. Moskova’nın amacı; masaya güçlü bir şekilde oturmak ve savaş sahasında avantajı elinde tutmak.
Batı’ya Çağrı: Daha Sert Adımlar Atılmalı
Ukrayna yönetimi, Rusya’nın bu son saldırılarını “barış umutlarını dinamitleyen” bir hamle olarak nitelendirdi. Kiev, başta Avrupa Birliği ve NATO olmak üzere Batı dünyasına seslenerek daha sert tepkiler verilmesini ve savunma desteğinin artırılmasını talep etti.
Ukrayna Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Trump’ın çağrısının cevabı bombalarla verildi. Dünya bu tehdidi daha fazla görmezden gelmemeli” ifadelerine yer verildi.
İnsani Kriz Derinleşiyor
Saldırıların ardından Ukrayna’da zaten kötüleşmiş olan insani kriz daha da derinleşti. Elektrik ve su altyapısında büyük zarar oluştu. Birçok sivil sığınaklarda yaşam mücadelesi veriyor. Sağlık hizmetleri sekteye uğramış durumda ve bölgeye yardım ulaştırmak her geçen gün daha zor hale geliyor.
Uluslararası yardım kuruluşları, saldırıların devam etmesi durumunda bölgedeki sivil kayıpların ve göç dalgasının katlanarak artacağı uyarısında bulunuyor.
Barış Umudu Azalıyor
Bu gelişmeler, savaşın yakın zamanda sona ereceğine dair umutları bir kez daha gölgede bıraktı. Her iki tarafın da pozisyonlarını sertleştirdiği bu süreçte, diplomatik çözüm için gerekli zeminin her geçen gün eridiği belirtiliyor.
Trump’ın ateşkes çağrısına rağmen saldırıların sürmesi, gelecekte yapılacak müzakerelere dair beklentileri zayıflatırken, dünya kamuoyunda da “barış mı, savaş mı?” sorusu yeniden gündeme geldi.