Açık Radyo, bir ay sonra 30. yayın yılına girmeye hazırlanırken, Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) tarafından alınan kararla karasal yayın lisansı iptal edildi. Bu durum, Türkiye’de medya ve ifade özgürlüğü konusunda ciddi tartışmaların fitilini yeniden ateşledi. Açık Radyo, yayın hayatı boyunca birçok ödül kazanmış ve çeşitli toplumsal konulara ışık tutan bağımsız bir platform olarak büyük bir kitlenin dikkatini çekmişti. Ancak RTÜK’ün aldığı bu karar, radyo yayınlarının devamlılığını büyük tehlike altına soktu.
Karar Neden Alındı?
RTÜK, Açık Radyo’nun karasal yayın lisansını iptal etme kararını, 24 Nisan’da “Açık Gazete” programında kullanılan ‘Ermeni soykırımı’ ifadesi nedeniyle aldı. RTÜK, bu ifadenin kullanılmasına istinaden radyo hakkında 5 kez program durdurma ve para cezası kararı vermişti. Ancak bu kararlara uyulmadığı gerekçesiyle nihayetinde lisans iptali kararı çıktı.
Radyo, RTÜK tarafından verilen cezalara karşı hukuki yollara başvurarak haklarını savunmaya çalıştı. Ankara 21’nci İdare Mahkemesi, radyo lehine yürütmeyi durdurma kararı verdi. Ancak RTÜK’ün itirazı sonucunda 27 Eylül 2024’te aynı mahkeme, yürütmenin durdurulması isteminin reddine karar verdi ve bu kararla birlikte Açık Radyo’nun karasal yayın hayatı tehlikeye girdi.
Açık Radyo’nun Resmi Açıklaması: Mücadele Devam Ediyor
Açık Radyo, RTÜK’ün lisans iptali kararına yasal olarak itiraz ettiğini ve hukuki sürecin devam ettiğini belirtti. Yayından yapılan resmi açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Yürütmenin durdurulması isteminin reddine karşı yasal itiraz süreç devam ederken, maalesef, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun 03.07.2024 tarihli kararı ile lisansımız iptal edilmiştir. 11.10.2024 tarihinde tarafımıza tebliğ edilen bu karar doğrultusunda, 95.0 frekansındaki karasal yayınımız kapatılacaktır.”
Bu açıklama, Açık Radyo’nun 30 yıllık yayın hayatının kısa süre içerisinde sona erebileceğini ortaya koyuyor. Açık Radyo, bugüne kadar birçok toplumsal meselede öne çıkan seslerden biri olarak tanınmış ve dinleyici kitlesine bağımsız medya aracılığıyla ulaştırdığı değerli içeriklerle biliniyordu.
Mücadeleye Devam Çağrısı
Yapılan açıklamada, Açık Radyo’nun hukuki mücadelesine devam edeceği ve bu sürecin geçici olacağına dair umutlarını koruduğu belirtildi. Radyo, tüm dinleyicilerini ve kamuoyunu bu karara karşı ses çıkarmaya davet etti. Açıklamada şu cümlelere yer verildi:
“Tüm dinleyicilerimizi, meslek örgütlerini ve uluslararası kamuoyunu, Türkiye’de basın ve yayın özgürlüğü adına bu karara karşı ses çıkarmaya davet ediyoruz.”
Açık Radyo, radyo frekanslarının ötesinde, çevre ve iklim mücadelesi, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kültürel çoğulculuk gibi pek çok alanda sivil seslerin megafonu olma misyonunu sürdüreceğini belirtti.
Bağımsız Yayıncılık Mücadelesi
Açık Radyo, Türkiye’de bağımsız medya alanında önemli bir yere sahipti. Radyo, toplumsal sorunlar, sanat ve kültür alanlarındaki etkinlikleri ile de geniş bir takipçi kitlesi oluşturdu. Bu durum, radyonun sadece haber ve bilgilendirme değil, aynı zamanda sanat ve kültürün sesi olma işlevi taşıdığını gösteriyor.
Ancak RTÜK’ün kararı, Türkiye’de medya özgürlüğünün sınırlarını bir kez daha gündeme getiriyor. Son yıllarda, benzer vakalar ile medya organlarının üzerindeki baskılar artmış durumda. Açık Radyo’nun karasal yayın lisansının iptal edilmesi, bu baskının bir parçası olarak değerlendiriliyor.
Açık Radyo’nun karasal yayın lisansının iptali, medya özgürlüğü açısından ciddi bir kaygı yaratmış durumda. Açık Radyo, 30 yıllık yayın hayatı boyunca topluma sunduğu farklı bakış açıları ve sosyal meselelerdeki etkisi ile biliniyordu. Ancak bu iptal kararı, radyo yayınlarının devamını engelleme noktasına getiriyor. Açık Radyo ise bu karara karşı hukuki mücadelesini sürdürme ve bağımsız bir ses olmaya devam etme kararlılığında.
