İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından başlayan protestolar, yeni bir boyuta taşındı. Türkiye genelinde yapılan ev baskınlarıyla 343 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında çok sayıda üniversite öğrencisi, sosyal medya kullanıcıları ve sivil aktivistler yer alıyor. Operasyonların, gösterilere katılmanın yanı sıra, sosyal medya paylaşımları nedeniyle de gerçekleştirildiği bildiriliyor.
Gözaltı Gerekçesi: Sosyal Medyada Halkı Sokağa Çağırmak
Yetkililer, gözaltıların gerekçesi olarak Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet ve provokatif sosyal medya paylaşımlarıyla halkı galeyana getirme suçlamalarını öne sürdü. Sabah saatlerinde İstanbul’da düzenlenen operasyonlarda sadece bu kentte 94 kişi gözaltına alındı. Paylaşımlarında “halkı kin ve düşmanlığa tahrik ettiği” öne sürülen isimler hakkında soruşturma başlatıldı.
Öğrencilere Gözaltı Şoku
Sahada bulunan kaynaklara göre gözaltına alınanların büyük kısmı üniversite öğrencilerinden oluşuyor. Saraçhane ve Kadıköy başta olmak üzere farklı ilçelerde protestolara katılan gençlerin evlerine sabaha karşı yapılan baskınlarla müdahale edildi. Aileler ve arkadaşları, öğrencilerin yalnızca anayasal haklarını kullandıkları gerekçesiyle hedef alındığını belirtti.
Eylemlere Katılanlara ve Destek Olanlara Operasyon
Emniyetin hazırladığı listede yalnızca eylemlere doğrudan katılanlar değil, sosyal medya üzerinden destek verenler de yer alıyor. Twitter, Instagram ve TikTok gibi platformlarda İmamoğlu’na destek verdiği tespit edilen birçok kişi hakkında “toplumda korku ve panik yaratma” gerekçesiyle işlem başlatıldığı açıklandı. Dijital izleme sistemleri aracılığıyla tespit edilen kullanıcıların adreslerine baskın yapıldığı öğrenildi.
Yurt Çapında Yaygınlaşan Gözaltılar
Gözaltıların sadece İstanbul’la sınırlı kalmadığı, Ankara, İzmir, Antalya, Eskişehir, Diyarbakır ve Mersin gibi şehirlerde de benzer operasyonların gerçekleştiği bildirildi. Türkiye genelinde toplam gözaltı sayısının 343’e ulaştığı ifade ediliyor. Bu durum, yaşanan sürecin yalnızca bir şehirde değil, ülke genelinde kitlesel bir tepkiye dönüştüğünün göstergesi olarak yorumlanıyor.
Muhalefetten Sert Tepki: Gençler Susturulamaz
CHP başta olmak üzere muhalefet partileri ve sivil toplum örgütleri, gözaltıları sert bir dille eleştirdi. CHP Genel Merkezi’nden yapılan açıklamada, “Üniversiteli gençler, demokratik haklarını kullandıkları için cezalandırılıyor. Bu tutum, iktidarın baskıcı yöntemlerinin açık göstergesidir” ifadeleri kullanıldı.
İfade Özgürlüğü Tartışmaları Derinleşiyor
Uzmanlara göre gözaltına alınan birçok kişi yalnızca sosyal medya üzerinden ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gereken içerikler paylaştı. Ancak bu paylaşımlar “provokatif” olarak nitelendirilerek gözaltı gerekçesi yapıldı. Bu gelişmeler, Türkiye’de zaten zayıflayan ifade ve basın özgürlüğü tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
Toplumda Korku İklimi mi Oluşturuluyor?
Bazı hukukçular ve insan hakları savunucuları, yapılan operasyonları “gözdağı verme ve caydırma politikası” olarak yorumladı. “Gençlerin sokağa çıkmaması için oluşturulan bu korku iklimi, toplumsal barışa zarar verir” diyen uzmanlar, sürecin hukuki değil, tamamen siyasi gerekçelerle yürütüldüğünü savunuyor.
Uluslararası Reaksiyon Gecikmedi
Avrupa Parlamentosu üyeleri ve çeşitli insan hakları kuruluşları, Türkiye’deki gelişmeleri kaygıyla izlediklerini belirtti. Yapılan açıklamalarda, “Gençlerin barışçıl gösteriler nedeniyle gözaltına alınması kabul edilemez. Türkiye’yi uluslararası insan hakları yükümlülüklerine uymaya çağırıyoruz” denildi.