Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasına dair yaptığı açıklamada, Türkiye’nin yakın siyasi tarihinde benzer örneklerin yaşandığını hatırlattı. Ortaylı, “Halkımız sandığa ve seçilmişe saygı gösterilmediğinde bunu hiçbir zaman unutmadı, ilk fırsatta cevabını sandıkta verdi” ifadeleriyle önemli bir tarihsel perspektif sundu.
“Yöntemler Değişiyor Ama Anlayış Aynı Kalıyor”
Ortaylı, paylaşımında 1980 darbesi döneminde Demirel, Ecevit ve Baykal gibi siyasi liderlerin tutuklanmasına değinerek, halkın demokratik iradesinin uzun vadede galip geldiğini vurguladı. “Yıllar geçiyor, yöntemler değişiyor ama anlayış aynı kalıyor” diyerek, günümüzde de seçilmiş iradeye yapılan müdahalelerin benzer bir toplumsal tepkiyle karşılaşabileceğini belirtti.
“Seçimle Gelen Seçimle Gitmeli”
Toplumun verdiği mesajın net olduğunu ifade eden Ortaylı, “Halk sandıkta kullandığı oyu, seçtiği yöneticiyi takip ediyor. Mesajı çok net: Seçimle gelen seçimle gitmeli” ifadeleriyle demokrasi vurgusu yaptı. Bu sözler, Türkiye’de son dönemde artan siyasi gerginliklere karşı yapılan en dikkat çekici akademik çıkışlardan biri olarak yorumlandı.
“Gençler Geleceksizlikle Karşı Karşıya”
Ortaylı’nın açıklamasında dikkat çeken bir diğer unsur ise gençlerin geleceğine dair endişeler oldu. Artan belirsizlik ortamının, gençlerin zihninde “Ne olacağım?” sorusunu daha baskın hale getirdiğini belirten Ortaylı, “Ülkenin siyasi hayatı birkaç vilayete sıkışmış durumda. Bölgecilik ve nepotizm yaygınlaşıyor” uyarısında bulundu.
“Kendini Yetiştiren Gençler Ne Olacak?”
Açıklamasında eğitimli, donanımlı gençlerin sistem dışında kaldığını dile getiren Ortaylı, “Yıllarca eğitim gören, yabancı dil öğrenen, kendini geliştiren gençlerin hakkı ne olacak?” sorusunu gündeme taşıdı. Türkiye’nin potansiyelini oluşturan bu gençlerin güvenli bir gelecekten yoksun bırakılmasının, toplumsal kırılmaları derinleştirebileceğini vurguladı.
“Adalet ve Bürokrasi Güven Vermeli”
Ortaylı, adalet sistemi ve bürokratik yapının yeniden halkın güvenini kazanması gerektiğini ifade ederek, “Bu mesele sadece bir iktidar ya da muhalefet meselesi değil, ulusal bir meseledir” dedi. Gerekli reformların daha fazla krize gerek kalmadan derhal hayata geçirilmesi çağrısında bulundu.
“Bu Mesele Hepimizin Ortak Sorumluluğudur”
Konuşmasının sonunda gençliğin geleceğinin yalnızca siyasetin değil, tüm toplumun meselesi olduğunu söyleyen Ortaylı, şu ifadeleri kullandı:
“Bu konu bir siyasi partinin, iktidarın ya da muhalefetin meselesi değil; doğrudan doğruya bir ulusal meseledir. Çocuklarımızın ve gençlerimizin geleceği söz konusudur. Bu mesele hepimizin ortak sorumluluğudur.”