Eski Almanya Başbakanı Angela Merkel, “Özgürlük” adlı anı kitabında siyasi kariyerine ve dünya liderleriyle temaslarına dair detayları paylaştı. Kitabında, 2015 yılında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile göçmen krizini görüşmek üzere yaptığı ziyarete de yer veren Merkel, altın işlemeli sandalyelerde çekilen fotoğrafların Almanya’da büyük tartışmalara neden olduğunu anlattı.

“Altın Tahtlar Eleştirilerin Sembolü Oldu”

Merkel, göçmen krizi üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Yıldız Sarayı’nda yaptığı görüşmeye dair şunları söyledi:

“Ziyaretim sırasında Erdoğan ile altın işlemeli sandalyelerde oturduk. Görüşme esnasında bu durumu önemsemedim; odaklandığım tek şey, göçmen krizine dair çözümler üretmekti. Ancak bu fotoğraflar Almanya’da büyük bir tartışma yarattı. Erdoğan’ın sarayında boyun eğmiş gibi göründüğüm eleştirileriyle karşılaştım.”

Merkel, bu durumun kamuoyunda yoğun eleştirilere neden olduğunu ve ziyaretinin, Türkiye’deki seçimlerden iki hafta önce gerçekleştiği için başka bir anlam yüklenerek tartışıldığını ifade etti.

“Türkiye’nin Kritik Bir Rolü Vardı”

Merkel, göçmen krizinin çözümünde Türkiye’nin önemine dikkat çekerek şu değerlendirmeyi yaptı:

“Suriye’deki iç savaş sonrası yaşanan göçmen krizinde Türkiye, Avrupa’nın üstesinden gelmesi gereken zorluklar için kritik bir role sahipti. Bu nedenle Cumhurbaşkanı Erdoğan ile iş birliği yapmak gerekiyordu.”

Merkel, Erdoğan’ın zaman zaman anlaşmazlıkları ön plana çıkararak tartışmaları uzattığını belirtse de, uzlaşı sağlandığında nazik bir tavır sergilediğini söyledi.

“Ziyaretim Seçim Desteği Olarak Yorumlandı”

Ziyaretin Türkiye’deki parlamento seçimlerinden iki hafta önce gerçekleştiğini vurgulayan Merkel, bu durumun kendisini “Erdoğan’a destek sağlamakla suçlanır hale getirdiğini” ifade etti. Ancak Merkel, amacının sadece göçmen krizine çözüm bulmak olduğunu belirtti.

Dünya Liderleriyle İlgili Anılar

Merkel’in kitabında yalnızca Erdoğan ile değil, diğer dünya liderleriyle olan ilişkileri de dikkat çekiyor. ABD’nin eski başkanlarından Donald Trump için “Konuştuğu kişiyi suçlu hissettirmeyi severdi, ama aynı zamanda onun tarafından sevilmek isterdi” diyen Merkel, Vladimir Putin ile görüşmelerinde ise “gerçekçi bir diplomasi” yürüttüğünü dile getirdi.