Marmara Denizi, son yıllarda büyük bir çevresel tehdit altında. Müsilaj, yani deniz salyası, bu tehditlerin başında yer alıyor ve denizin ekosistemine büyük zarar veriyor. Özellikle balıkçılar, bu durumu doğrudan hissediyorlar çünkü müsilaj, ağlarına yapışarak avcılık faaliyetlerini ciddi şekilde engelliyor. Marmara’nın ekosistemine yönelik bu tehdit, sadece balıkçılık sektörünü değil, tüm bölgeyi olumsuz yönde etkiliyor.
Müsilajın Artan Etkileri

Son yıllarda, Tekirdağ gibi Marmara Denizi’ne kıyısı olan şehirlerde müsilaj yoğunluğu her geçen gün artıyor. Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Çorlu Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Lokman Hakan Tecer, müsilajın oluşumunda etkili olan üç temel faktöre dikkat çekiyor. İlk olarak, sıcaklık artışı, yani Marmara Denizi’nin 50 yılda 2,5 santigrat derece ısınması, müsilajın oluşmasına zemin hazırlayan bir faktör olarak öne çıkıyor.
Diğer bir faktör ise durağanlık, yani akıntıların azalması. Bu, müsilajın denizde daha uzun süre kalmasına neden oluyor. Son olarak ise kirlilik, Marmara Denizi’ne yapılan deşarjlar, müsilajın artışında önemli bir etken. Marmara Denizi’ne günde 8 milyon ton atık su deşarj ediliyor ve bu, azot ve fosfor gibi besin maddelerinin planktonların aşırı büyümesine neden olmasına yol açıyor. Aşırı beslenen planktonlar stres altına girerek müsilaj salgılar, bu da deniz ekosistemini büyük bir tehlikeye atar.
Marmara’ya Atık Su Boşaltılmaya Devam Ediyor
Marmara Denizi, etrafındaki yedi ilden her gün yaklaşık 8 milyon ton atık su alıyor. Bu atıkların bir kısmı arıtılmış olsa da büyük bir bölümü, doğrudan denize boşaltılıyor. Prof. Dr. Tecer, Marmara Denizi’ne yapılan bu deşarjların ekosistem üzerinde ciddi tahribatlara yol açtığını belirtiyor. Bu kirlilik, deniz suyunun kalitesini düşürerek, canlıların yaşamını zorlaştırıyor ve müsilajın yayılmasına zemin hazırlıyor.
Balıkçılar Av Sezonunu Erken Kapatıyor

Çanakkale‘deki balıkçılar da müsilajın etkilerinden şikayetçi. Müsilajın yoğunluğunun artması nedeniyle, av sezonlarını erken kapattıklarını belirtiyorlar. Balıkçılar, ağlarının müsilajla dolduğunu ve bunun hem işlerini hem de deniz ekosistemini olumsuz yönde etkilediğini söylüyorlar. Müsilaj, balıkçılığın yanı sıra, deniz canlılarının da yaşam alanlarını tehdit ediyor. Bu durum, hem çevresel hem de ekonomik açıdan büyük bir sorun teşkil ediyor.
Müsilajın Çözümü İçin Atılması Gereken Adımlar
Müsilaj sorununun çözülmesi için Marmara Denizi’ne yapılan atık su deşarjlarının önlenmesi gerektiği vurgulanıyor. Ayrıca, ekosistemi korumak adına Marmara’nın doğal dengesini bozan unsurların ortadan kaldırılması hayati önem taşıyor. Uzmanlar, sıcaklık artışının durdurulması ve durağanlık durumunun engellenmesi için acil çözüm önerileri sunuyorlar. Ancak tüm bu çözüm önerileri, sadece hükümetin değil, tüm toplumun ortak çabalarıyla hayata geçirilebilir.
Marmara’nın Geleceği Tehdit Altında
Marmara Denizi, sadece Türkiye’nin değil, tüm dünyanın önemli denizlerinden birisidir. Ancak son yıllarda yaşanan müsilaj istilası, denizimizin sağlığını büyük bir tehdit altına sokuyor. Çözüm için atılacak adımlar, Marmara’nın korunması açısından kritik önem taşıyor. Marmara Denizi, korunmazsa, gelecekteki nesillere aktarılacak bir doğal zenginlikten çok, kötü bir çevre örneği olarak kalabilir.