Türkiye gündemi yine Ekrem İmamoğlu ismiyle sarsıldı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, hakkında yürütülen çok yönlü soruşturma kapsamında mali suçlar nedeniyle tutuklanırken, aynı dosyada yer alan terör örgütüne yardım suçlamasından tutuklama kararı verilmedi. Bu durum, hem siyasi hem de hukuki açıdan çok boyutlu tartışmaları da beraberinde getirdi.
Suç Örgütü, Rüşvet, İhale Yolsuzluğu: Tutuklama Gerekçeleri
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İmamoğlu’nun “suç örgütü kurmak ve yönetmek, rüşvet almak, irtikap, kişisel verileri yasa dışı kaydetmek ve ihaleye fesat karıştırmak” suçlarından dolayı tutuklandığını kamuoyuna duyurdu. Açıklamada, bu suçların ağırlığı ve delil durumu nedeniyle tutuklama tedbirinin kaçınılmaz olduğu belirtildi.
Terör Suçlamasında Farklı Yorum: “Ek Tutuklamaya Gerek Yok”
Başsavcılığın dosyasında yer alan bir diğer suçlama ise “silahlı terör örgütüne yardım etme” iddiasıydı. Ancak mahkeme bu konuda kuvvetli suç şüphesine rağmen, İmamoğlu’nun zaten tutuklu olması sebebiyle ek bir tutuklama kararı verilmesine gerek duymadı. Bu değerlendirme, yargının karar sürecine dair yeni tartışmalara yol açtı.
Adli Süreçten Önce Medyada Karmaşa: Karar Ne Zaman Okundu?
Kararın açıklanmasından önce, kamuoyuna yansıyan tutuklama haberleri büyük bir bilgi kirliliğine neden oldu. Anadolu Ajansı, İmamoğlu’nun tutuklandığını duyurdu, ancak bu karar henüz resmen okunmamıştı. İmamoğlu’nun avukatları ve adliye kaynakları, kararın kendilerine ulaşmadığını belirtti. Bu karmaşa, sürecin şeffaflığına dair eleştirileri artırdı.
İmamoğlu’ndan Güçlü Mesaj: “Bizi Korkutamazsınız”
Ekrem İmamoğlu, kararın ardından ilk açıklamasını sosyal medya üzerinden yaptı. “Öyle de yenileceksin, böyle de yenileceksin” sözleriyle kararlılığını vurgulayan İmamoğlu, halkı demokrasiye ve sandığa sahip çıkmaya çağırdı. “Dimdik ayaktayım” diyerek mücadeleye devam edeceğini açıkladı.