ABD’nin geçtiğimiz hafta B-2 bombardıman uçakları ile gerçekleştirdiği saldırının ardından, İran’ın nükleer tesislerinde dikkat çeken bir hareketlilik başladı. Fordo, Natanz ve İsfahan gibi stratejik öneme sahip yer altı komplekslerinde kazı çalışmaları yürütülüyor. Uydu görüntüleri, bu tesislerin her birinde ağır iş makinelerinin devreye girdiğini açıkça ortaya koyuyor. Bu gelişme, bölgedeki gerilimin yeniden tırmanmasına neden olurken, gözler bir kez daha İsrail’in olası tepkisine çevrildi.
Fordo’da Derinliklere İniş: Hedef Hasar Tespiti
İran’ın Fordo’daki yer altı nükleer tesisinde başlattığı kazı çalışmaları, özellikle tünel girişleri ve çökme yaşanan hava boşluklarına odaklanıyor. ABD’nin kullandığı GBU-57 tipi sığınak delici bombalar, bu bölgelere ağır hasar vermişti. İran, bu hava boşluklarını yeniden açarak hem içeriye giriş sağlamak hem de içerideki yapısal hasarı tespit etmek istiyor. Uydu görüntülerinde yer alan iş makineleri, bu girişimlerin boyutunu açıkça gösteriyor.
Natanz ve İsfahan’da da Aynı Senaryo
Sadece Fordo değil, Natanz ve İsfahan’daki yer altı nükleer tesislerde de hummalı bir çalışma yürütülüyor. Dağ yamacında oluşturulan geniş çukurlar, toprak taşıyan kepçeler ve onarılan yollar, İran’ın bu tesisleri yeniden işler hale getirme çabasını gözler önüne seriyor. Analistler, bu hareketliliğin yalnızca hasar tespiti değil, aynı zamanda yeniden inşa hazırlığı olduğunu öne sürüyor.
İsrail’den Yeni Saldırı Uyarısı
İran’ın bu adımları, İsrail’in sert açıklamalarıyla karşılık buldu. Daha önce, nükleer tesislerde herhangi bir yeniden inşa çabasının “saldırı sebebi” olacağını duyuran İsrail hükümeti, şimdi sessizliğini koruyor. Ancak uzmanlara göre bu sessizlik, fırtına öncesi sükûnet olabilir. Zira İsrail, özellikle Fordo’daki yüzlerce kilo zenginleştirilmiş uranyumun hâlâ yerinde olduğunu ve bu maddenin nükleer bomba üretiminde kullanılabileceğini iddia ediyor.
Pentagon: Operasyon Başarıyla Gerçekleşti
ABD Başkanı Donald Trump ve Pentagon yetkilileri, “Gece Yarısı Çekici” adı verilen operasyonun büyük ölçüde başarılı olduğunu vurguladı. Pentagon sözcüsü General Dan Caine’in aktardığına göre, MOP (Massive Ordnance Penetrator) bombaları, egzoz boşluklarından arka arkaya bırakıldı ve hedeflerini yüksek isabetle vurdu. Bu bombaların, ilk kez bir savaş operasyonunda kullanıldığı da belirtildi.
Nükleer Program Ne Kadar Zarar Gördü?
Her ne kadar ABD ve İsrail tarafı saldırıların başarılı olduğunu söylese de, İran’ın yeniden kazı çalışmaları başlatması, nükleer programın tam olarak çökmediğini düşündürüyor. Hangi tesisin ne ölçüde hasar aldığına dair net bir bilgi kamuoyu ile paylaşılmadı. Bu da, taraflar arasında psikolojik savaşın sürdüğüne işaret ediyor.
Jeopolitik Dengeler Yeniden Şekilleniyor
Bu gelişmeler, sadece Orta Doğu’da değil, küresel ölçekte de ciddi yankı uyandırmış durumda. İran’ın nükleer programının akıbeti, sadece bölgesel güvenlik açısından değil, enerji dengeleri ve uluslararası diplomasi bakımından da kritik önem taşıyor. Özellikle Çin ve Rusya’nın bu konuda nasıl bir pozisyon alacağı, önümüzdeki haftalarda belirleyici olabilir.
Yeni Bir Krizin Eşiğinde Miyiz?
Tüm bu gelişmeler, Orta Doğu’da yeni bir savaşın habercisi olabilir mi sorusunu akıllara getiriyor. İran’ın yeniden inşa adımları, ABD ve İsrail’in daha sert müdahalelerine yol açabilir. Nükleer silahlanma şüphesi ve stratejik tesislerin korunması için atılacak adımlar, bölgede geri dönülmez bir krize neden olabilir.
