İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik süren soruşturma kapsamında, adli kontrolle serbest bırakılan 8 kişiyle ilgili dikkat çekici bir gelişme yaşandı. İBB Genel Sekreteri Can Akın Çağlar’ın da aralarında bulunduğu 8 kişiyi adli kontrol şartıyla serbest bırakan İstanbul 4. Sulh Ceza Hakimi Uğur Yeşildal, verilen karar sonrası hem soruşturma geçirdi hem de görevden alındı. Hakim Yeşildal’ın sulh ceza hakimliği yetkileri kaldırılarak genel yetkili hakimliğe atandığı bildirildi.

Adli Kontrol Kararı Sonrası Soruşturma Başlatıldı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi üzerine tutuklanmaları istenen 8 şüpheli, İstanbul 4. Sulh Ceza Hakimliği tarafından serbest bırakılmıştı. Hakim Uğur Yeşildal, kararında, şüphelilere yöneltilen suçlamalara ilişkin somut ve yeterli delil bulunmadığını vurgulamış, kaçma ve delil karartma şüphesi de tespit edilmediğini ifade etmişti. Karar gerekçesinde ayrıca, “tutuklamanın bir tedbir olduğu ve adli kontrol ile de kamu yararının sağlanabileceği” belirtilmişti.

Sulh Ceza Hakimliğinden Alındı

Ancak kararın ardından, Hakim Uğur Yeşildal hakkında inceleme başlatıldı. Adalet Komisyonu’nun kararıyla Yeşildal’ın sulh ceza hakimliği yetkisi kaldırıldı ve genel yetkili hakim olarak görevlendirildi. Aynı dosyada, yapılan itiraz üzerine serbest bırakılan 8 kişiden 4’ü yeniden gözaltına alınıp tutuklandı.

CHP’den Yargı Bağımsızlığı Tepkisi

Yaşanan gelişmelere, CHP‘den sert tepki geldi. CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Kararından dolayı bir hakimin görev yerinin değiştirilmesi, yargının siyasi baskıya açık hale geldiğinin açık bir göstergesidir” ifadelerini kullandı. Günaydın, ayrıca sulh ceza hakimliklerinin yapısının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğine de dikkat çekti.

Yargı Bağımsızlığı Tartışması Büyüyor

Özellikle, Hakim Yeşildal’ın kararı sonrası görevden alınması ve dosyada yer alan kişilerin bir kısmının daha sonra tutuklanması, yargı bağımsızlığı ve sulh ceza hakimliklerinin işleyişine yönelik tartışmaları da beraberinde getirdi. Uzmanlar, sulh ceza hakimliklerinin siyasi müdahalelere açık olduğu eleştirilerini yinelerken, muhalefet ise bu kararların adil yargılama ilkesini ihlal ettiğini savunuyor.

Süreç Nasıl Başlamıştı?

Soruşturma sürecinin başında, İBB Genel Sekreteri Can Akın Çağlar ve beraberindeki 8 kişi gözaltına alınmış, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tutuklama talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edilmişti. Ancak, adli kontrolle serbest bırakılan sanıklar hakkında daha sonra yapılan itiraz kabul edilmiş ve 4 kişi tutuklanmıştı.