İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında yürütülen davada, aylık tutukluluk incelemesinden çıkan karar kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Mahkeme, İmamoğlu’nun tutukluluğunun devamına hükmederek, yapılan itirazları reddetti. Kararın ardından gözler, hem hukuki süreçte atılacak yeni adımlara hem de siyasi yansımalarına çevrildi.

Mahkemeden Tutukluluğun Devamına Onay

Her ay düzenli olarak gerçekleştirilen tutukluluk incelemesinde, Ekrem İmamoğlu‘nun avukatları tahliye talebinde bulunmuştu. Ancak İstanbul’daki yetkili mahkeme, mevcut delil durumunda herhangi bir değişiklik olmadığına kanaat getirerek, tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Mahkeme gerekçesinde, kaçma riski, delil karartma ihtimali ve soruşturmanın sağlıklı yürütülmesi için tutukluluğun gerekli olduğu vurgulandı. Böylece İmamoğlu’nun cezaevi süreci en az bir ay daha sürecek.

İtirazlar Sonuçsuz Kaldı

İmamoğlu’nun avukatları, tutukluluğun ölçüsüz bir tedbir olduğunu ve müvekkillerinin kamuoyunda tanınmış bir kişi olması sebebiyle kaçma şüphesinin bulunmadığını belirterek serbest bırakılmasını talep etmişti. Ancak mahkeme heyeti, savunma tarafından sunulan tüm gerekçeleri yeterli bulmadı.

Avukatlar, kararın ardından üst mahkemeye başvuracaklarını ve gerekirse Anayasa Mahkemesi ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) nezdinde de hak arayışlarını sürdüreceklerini ifade etti.

Siyasi Arenada Tartışmalar Alevlendi

İmamoğlu’nun tutukluluğunun devamı, siyasi cephede büyük yankı uyandırdı. Muhalefet partileri, kararı “siyasi baskıların sonucu” olarak değerlendirirken, iktidar kanadı yargının bağımsız çalıştığını savundu.

Özellikle yaklaşan seçimler öncesinde yaşanan bu gelişme, İstanbul’un siyasi dengeleri üzerinde doğrudan etkili olabilecek nitelikte görülüyor. Siyasi analistlere göre, İmamoğlu’nun tutukluluk sürecinin uzaması, muhalefetin stratejilerini yeniden şekillendirmesine neden olabilir.

Uluslararası Tepkiler Bekleniyor

Ekrem İmamoğlu‘nun tutukluluğunun sürmesi, yalnızca Türkiye içinde değil, uluslararası kamuoyunda da yakından takip ediliyor. Avrupa Birliği yetkililerinin ve bazı uluslararası insan hakları kuruluşlarının konu hakkında değerlendirme yapması bekleniyor.

İnsan hakları odaklı sivil toplum örgütleri, daha önce benzer davalarda Türkiye’yi ifade özgürlüğü ve demokratik değerler konusunda eleştirmişti. Bu bağlamda, İmamoğlu’nun durumu da önümüzdeki günlerde Avrupa gündemine taşınabilir.

Hukuki Süreç Nasıl Devam Edecek?

İmamoğlu’nun tutukluluk durumu, her ay yapılacak yeni incelemelerle değerlendirilmeye devam edecek. Bu arada avukatlar, hem üst mahkeme itirazları hem de uluslararası hukuk yollarıyla mücadeleyi sürdürmeyi planlıyor.

Önümüzdeki haftalarda yapılacak yeni duruşmalar ve itiraz süreçleri, İmamoğlu’nun özgürlüğü ve siyasi geleceği açısından belirleyici olabilir.