ümit özdağ

Netflix’in dünya çapında izlenme rekorları kıran dizisi Emily in Paris, Fransa için bir turizm fenomeni haline geldi. Beşinci sezonunun Roma’da çekilmesi planlanan dizinin bu kararına tepki gösteren Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Paris’in imajını korumak için sıkı bir mücadele vereceklerini belirtti. Macron’un bu açıklaması, dizinin Fransa için ne kadar önemli olduğunu gözler önüne seriyor.

Emily in Paris Dizisinin Fransa İçin Önemi

Emily in Paris, Fransa’nın başkenti Paris’i turistik bir cazibe merkezi haline getirdi ve şehre önemli bir ekonomik katkı sağladı. Cumhurbaşkanı Macron‘un eşi First Lady Brigitte Macron‘un da sıkı bir hayranı olduğu dizi, turizm ve ticaret açısından büyük bir öneme sahip. Dizinin, yüksek topuklu ayakkabılarla dolaşılan temiz sokaklar, Seine Nehri’nin mavi suları ve Paris’in sembolik güzellikleri gibi detayları, her ne kadar klişelerle dolu olsa da Fransa için oldukça etkili bir tanıtım aracı haline geldi.

ümit özdağ

Fransa medyasında ana karaktere yönelik “Kokana Amerikalı” eleştirileri gelse de, dizinin ülkeye turist akınları getirdiği ve emlak sektörüne bile canlılık kattığı yadsınamaz. Bu sebeple, dizinin Paris’ten ayrılması Fransız siyasiler için bir endişe kaynağı haline geldi.

Macron’un Emily in Paris İçin Mücadele Sözü

Dizinin beşinci sezonunun Roma’da çekileceği söylentileri, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron‘un dizinin Paris’te kalması için yoğun bir çaba göstereceğini açıklamasıyla büyük bir siyasi mesele haline geldi. Macron, ABD’nin ünlü eğlence dergisi Variety’e verdiği röportajda, “Emily’nin Paris’ten Roma’ya taşınması mantıklı değil. Paris’teki Emily’nin yeri Paris’te olmalı ve dizinin burada kalması için çok sıkı mücadele edeceğiz,” ifadelerine yer verdi.

Brigitte Macron’un Dizideki Rolü

Dizinin en büyük hayranlarından biri olarak bilinen First Lady Brigitte Macron, dizinin dördüncü sezonunda küçük bir sahnede yer aldı. Restoranda tesadüfen karşılaştığı Emily‘ye Instagram’da kendisini takip ettiğini söyleyen Brigitte Macron, bu sahnede tamamen doğaçlama yaparak kendi kıyafetlerini giydi. Set ekibi, First Lady’nin bu sahnede yer almak için çok istekli olduğunu ve dizinin bir parçası olmaktan büyük mutluluk duyduğunu belirtti.

ümit özdağ

Macron’dan Eşine Destek

Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, eşinin dizideki rolünden gurur duyduğunu şu sözlerle ifade etti: “Brigitte dizide oynamaktan büyük keyif aldı. Bu, sadece birkaç dakikalık bir sahne olmasına rağmen onun için çok önemliydi. Fransa’nın imajı açısından bu dizinin büyük bir katkı sunduğunu düşünüyorum. Emily in Paris, Paris’in çekiciliğini artıran bir yapım ve bu, benim de işim açısından oldukça faydalı.”

Cumhurbaşkanı Macron’a, dizide kendisinin de rol almasının istenip istenmediği sorulduğunda, esprili bir şekilde “Ben Brigitte kadar çekici değilim!” diyerek yanıt verdi.

Emily in Paris’in Başarıları ve Etkisi

Dizi, her ne kadar Paris’i romantik ve idealize bir bakış açısıyla sunuyor olsa da, şehirde turizm ve ticaret açısından önemli bir etki yarattı. Emily in Paris, özellikle pandemi sonrasında turist sayısını artırarak şehre ekonomik bir canlılık getirdi. Diziyle birlikte Paris’in emlak piyasasına olan ilgi de arttı. Şikagolu bir pazarlama yöneticisinin Paris’teki kültür çatışmalarını konu alan dizi, Fransa’nın kültürel değerlerini tüm dünyaya tanıtma noktasında oldukça başarılı oldu.

ümit özdağ

Bu sebeple, Fransa liderleri ve siyasiler, dizinin Paris’te kalmasının Fransa’nın küresel imajı ve turizm geliri açısından ne denli önemli olduğunun farkında. Beşinci sezonun Roma’da çekilmesi planları, Macron ve ekibinin diziyi Paris’te tutmak için harekete geçmesini sağladı.

Emily’nin Paris’te Kalma Mücadelesi

Emily in Paris, yalnızca bir eğlence ürünü olmanın ötesinde, Fransa’nın uluslararası alanda turizm ve ticaret gelirlerine katkıda bulunan önemli bir faktör haline gelmiştir. Dizi, Paris’in büyüleyici sokaklarını ve romantik atmosferini dünya genelinde milyonlarca izleyiciye tanıtarak şehrin turizm çekiciliğini artırmıştır. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve First Lady Brigitte Macron, dizi sayesinde elde edilen bu kültürel ve ekonomik kazanımların farkında olarak, “Emily in Paris”in başkentte kalmasını sağlamak için kişisel olarak mücadele ediyorlar. Macron çifti, diziye olan desteğiyle bilinirken, Brigitte Macron’un diziyle olan bağlantısı, onun kısa süreli de olsa diziye katılarak izleyicilerle direkt bir ilişki kurmasına olanak tanımıştır.

Cumhurbaşkanı Macron, Emily in Paris’in Paris’te devam etmesinin şehrin global imajına katkısının yanı sıra, Fransız kültürünün tanıtımı için de büyük önem taşıdığını belirtmiştir. Dizinin Paris dışına taşınması halinde, bu kültürel ve ekonomik avantajların bir kısmının kaybedilmesi, Fransa’nın uluslararası alandaki cazibesine zarar verebilir. Özellikle turizm sektörü, dizi sayesinde birçok yeni ziyaretçiyi ağırlama fırsatı bulmuş ve ekonomik olarak önemli bir gelir elde etmiştir. Bu nedenle, diziye ev sahipliği yapmanın ekonomik yararları göz ardı edilemez.

Ayrıca, Emily in Paris’in küresel popülerliği, Fransa’nın sadece bir turizm destinasyonu olmadığını, aynı zamanda zengin kültürel mirasa sahip bir ülke olarak da tanınmasını sağlamaktadır. Dizi, Fransız yaşam tarzını, modasını ve yemek kültürünü uluslararası izleyici kitlesine başarıyla sunarak, kültürel anlamda bir köprü görevi görmektedir.

Sonuç olarak, Emily in Paris dizisinin Paris’te kalması, sadece ekonomik değil, aynı zamanda kültürel bir kazanç olarak da görülmektedir. Cumhurbaşkanı Macron ve First Lady’nin bu konudaki çabaları, dizinin Fransa için taşıdığı değeri ve Fransız hükümetinin kültüre ve sanata verdiği önemi net bir şekilde ortaya koymaktadır. Emily’nin Paris’ten ayrılması durumunda, bu kazanımların bir kısmının kaybolabileceği endişesi, dizinin geleceği konusundaki tartışmaları daha da önemli hale getirmektedir.

ümit özdağ

Ayrıca Hoşunuza Gidebilir

Kris Kristofferson Vefatıyla Müzik Dünyasını Yasa Boğdu

Country müziğin efsane ismi Kris Kristofferson, 88 yaşında hayata veda etti. Ünlü şarkıcının hayatı ve kariyerine dair detaylar haberimizde.

Netflix’in Nobody Wants This Dizisi Yahudi Stereotipleri Nedeniyle Eleştirildi

Netflix dizisi Nobody Wants This, basmakalıp Yahudi karakterler nedeniyle eleştiriliyor. Dizinin yaratıcısı, Yahudi kültürüne olumlu ışık tutmayı hedeflediğini belirtti.

11. Vancouver Türk Film Festivali: Sinema ve Kültür Bir Arada

11. Vancouver Türk Film Festivali, 21-24 Kasım tarihleri arasında gerçekleşecek. Festival, Türk sinemasının zenginliğini öne çıkaran film gösterimlerine ve ilgi çekici etkinliklere ev sahipliği yapacak.

Stranger Things: The First Shadow Broadway’de Prömiyer Yapıyor

Stranger Things: The First Shadow, Broadway’de izleyicilerle buluşuyor. Londra’daki ödüllü sahne uyarlaması, 2025’te Marquis Tiyatrosu’nda prömiyer yapacak.