Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), İsrail’e yönelik silah sevkiyatının durdurulması için önemli bir adım attı. Dernek, İsrail’in silah üretiminde kullanılan çelikleri taşıyan VELA adlı gemiye Mersin Limanı’nda el konulması talebiyle yasal girişimde bulundu. Şikayet dilekçesi, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığına sunuldu ve konu kamuoyuna açıklandı.
BM’den Türkiye’ye Açık Çağrı: “Soruşturma Başlatın, Engelleyin!”
Olayın uluslararası yankısı da büyük oldu. Birleşmiş Milletler Filistin özel raportörü Francesca Albanese, VELA gemisinin İsrail Askeri Endüstrisi (IMI) için stratejik öneme sahip çelik malzeme taşıdığını belirtti. Albanese, Türkiye’ye açık bir çağrı yaparak geminin geçişine izin verilmemesi ve uluslararası hukukun devreye sokulması gerektiğini vurguladı.
Gemi Takip Bilgileri Ortaya Çıktı: VELA, Mersin’e Ulaştı
Vessel Finder adlı gemi takip sitesine göre, VELA gemisi yaklaşık 15 saat önce Mersin Limanı’na demir attı. Bu bilgi, ÇHD’nin açıklamalarını doğrularken kamuoyunda da endişeye neden oldu. Şu anda gözler, Türkiye’deki yetkili kurumların atacağı adımlara çevrilmiş durumda.
ÇHD’den Açıklama: “VELA Gemisi ve Yüküne El Konulmalı”
ÇHD Mersin Şubesi’nden yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“İsrail’in Filistin halkına karşı yürüttüğü saldırıların bir parçası olan silah üretimi sürecine dolaylı olarak katkı sunan hiçbir aktör masum değildir. VELA gemisi, İsrail’in askeri kapasitesini artıracak 15 konteyner çelikle Mersin’e gelmiştir. Türkiye, bu gemiye ve taşıdığı yüke derhal el koymalıdır.”
Uluslararası Hukuk ve İnsan Hakları Çerçevesinde Değerlendirilmeli
Uzmanlara göre, uluslararası hukuk çerçevesinde silah üretimine yönelik malzeme taşıyan gemilerin kontrol edilmesi ve gerekli durumlarda müdahalede bulunulması mümkün. BM raportörünün açıklamaları da bu duruma hukuki bir temel oluşturuyor.
Türkiye Ne Yapacak?
Şimdi kamuoyu ve insan hakları kuruluşları, Türkiye’nin bu konuda nasıl bir adım atacağını yakından takip ediyor. VELA gemisi, sadece bir sevkiyat değil; aynı zamanda uluslararası ilişkiler, insan hakları ve hukukun üstünlüğü açısından da önemli bir test niteliği taşıyor.
