Sosyal medyada büyük ilgi gören “askerlik 3 aya düşecek” iddiaları, özellikle gençler arasında heyecan ve kafa karışıklığı yarattı. Ancak Milli Savunma Bakanlığı (MSB) kaynakları ve mevcut yasal düzenlemeler bu söylentilerin gerçeği yansıtmadığını ortaya koyuyor.
Sosyal Medyada Başlayan Dalgaya Resmi Yanıt Gelmedi
Son günlerde X, Instagram ve TikTok gibi platformlarda “askerlik 3 aya inecek” başlıklı içerikler binlerce kez paylaşıldı. Özellikle askerlik çağındaki genç erkekler arasında büyük merak uyandıran bu iddialar üzerine gözler MSB açıklamalarına çevrildi. Ancak bakanlık cephesinden şu ana kadar konuyla ilgili herhangi bir resmi açıklama yapılmadı.
Yasa Ne Diyor? Mevcut Durum Net
Halen yürürlükte olan 7179 sayılı Askeralma Kanunu’na göre;
- Erbaş ve erler için askerlik süresi 6 aydır.
- Yedek subay ve astsubaylar için askerlik süresi 12 aydır.
Bu düzenleme, 2019 yılında yapılan kapsamlı reformla yürürlüğe girmiş ve o günden bu yana yürürlükte kalmaya devam etmiştir.
Peki, 3 Aylık Zorunlu Askerlik Mümkün mü?
Yasal olarak bu mümkün değil. Mevzuata göre Cumhurbaşkanı, askerlik süresini bir kat artırabilir ya da yarıya indirebilir. Ancak bu esneklik, mevcut 6 aylık sürenin altına inemez. Dolayısıyla “zorunlu askerlik 3 ay olacak” şeklindeki iddialar yasal zemine oturmamaktadır.
MSB’den Henüz Değişiklik Sinyali Yok
Milli Savunma Bakanlığı, askerlik süresiyle ilgili henüz herhangi bir değişiklik sinyali vermedi. Kamuoyuna yansıyan iddiaların hiçbirisi resmiyet kazanmış değil. Bu nedenle vatandaşların sadece resmi kurumlar tarafından yapılan açıklamalara itibar etmeleri önem taşıyor.
Gençlerin Umudu Sosyal Medyada Şekilleniyor
Üniversite mezunları ve iş arayışındaki gençler için askerlik süresinin kısalması umut verici bir gelişme olarak görülüyor. Ancak şu anda böyle bir adımın atılacağına dair somut bir işaret yok. Uzmanlar, konunun siyasi ya da ekonomik gündemle ilişkilendirilmeden değerlendirilmesi gerektiğini belirtiyor.
Spekülasyonlar Ne Zaman Bitecek?
“Askerlik 3 aya düşecek” gibi paylaşımlar, seçim dönemlerinde ya da toplumsal gündemin hassas olduğu anlarda daha sık ortaya çıkıyor. Ancak MSB kaynaklı olmayan bu tür bilgiler, doğru bilgiye ulaşmayı güçleştiriyor. Resmi kurumlar dışında yapılan açıklamalar kamuoyunu yanıltabilir.