ABD Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’ye yönelik 300 milyon doları aşan havadan havaya füze satışını resmen onayladı. Pentagon’a bağlı Savunma Güvenlik ve İşbirliği Ajansı (DSCA) tarafından yapılan açıklamada, bu satışların Kongre’ye iki ayrı bildirim şeklinde iletildiği belirtildi.
Satışın Detayları Açıklandı
Yapılan bilgilendirmeye göre; ABD Dışişleri Bakanlığı, ilk olarak toplam değeri yaklaşık 225 milyon dolar olan 53 adet AIM-120C-8 Gelişmiş Orta Menzilli Havadan Havaya Füze (AMRAAM) ve 6 adet AIM-120C-8 güdüm sisteminin satışına yeşil ışık yaktı. Bu füzeler, modern hava savunma yeteneklerinin güçlendirilmesi açısından büyük önem taşıyor.
Ayrıca, 79,1 milyon dolar değerindeki ikinci satışta ise 60 adet AIM-9X Sidewinder Blok II füze ve bunlara ait 11 adet taktik güdüm birimi, lojistik destek unsurlarıyla birlikte Türkiye’ye sağlanacak. Bu füzeler, yüksek hassasiyetli hedef vurma kabiliyetleriyle biliniyor.
F-16’lar Başta Olmak Üzere Geniş Kapsamlı Kullanım
Satış kapsamında yer alan tüm havadan havaya füzeler, özellikle F-16 savaş uçaklarında kullanılmak üzere temin edilecek. Uzmanlar, bu teknolojik silahların Türkiye’nin hava kuvvetlerini ciddi oranda modernize edeceğini vurguluyor. Bu hamle, Türkiye’nin hava savunma kabiliyetini artırmasının yanı sıra NATO uyumluluğunu da pekiştiriyor.
Kongre Onayı Kritik Bir Süreç
ABD’deki silah satış süreci, Kongre’ye yapılan bildirimin ardından başlıyor. Türkiye’ye yapılacak olan bu büyük çaplı füze satışında da prosedür değişmedi. Kongre, bildirimi aldıktan sonra 15 günlük bir itiraz süresi içerisinde karara müdahil olabiliyor. Ancak bu süre zarfında herhangi bir itiraz gelmediği takdirde, satış otomatik olarak tamamlanmış kabul ediliyor.
Stratejik İş Birliği ve Bölgesel Denge
Bu satış sadece askeri anlamda değil, aynı zamanda ABD-Türkiye ilişkileri açısından da önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Özellikle son dönemde savunma alanındaki iş birliği arayışları, iki ülke arasındaki diplomatik dengeleri yeniden şekillendiriyor. Uzmanlara göre, 300 milyon dolarlık füze anlaşması, bölgesel güç dengeleri üzerinde de etkili olacak.