Eurostat’ın yayınladığı son verilere göre, Türkiye gelir dağılımı eşitsizliği konusunda Avrupa’da ilk sırada yer alıyor. Ülkedeki nüfusun en zengin yüzde 1’lik kesimi, milli gelirin yüzde 14,6’sına sahip. Bu oran, Türkiye’yi Avrupa’daki diğer ülkelerden belirgin şekilde ayırıyor ve gelir dağılımı adaletsizliğinin en yüksek olduğu ülke haline getiriyor.

Türkiye’de En Zengin Kesimin Gelir Payı

Gelir dağılımı eşitsizliği, özellikle en zengin kesimin toplam milli gelirden aldığı payla ölçülüyor. Eurostat’ın verilerine göre, Türkiye’de en zengin yüzde 1’lik kesim, ülkenin milli gelirinin yüzde 14,6’sını elinde tutuyor. Bu oran, Avrupa’nın diğer ülkeleriyle kıyaslandığında açık ara en yüksek rakam olarak dikkat çekiyor. Avrupa’da ikinci sırada yer alan Bulgaristan’da bu oran yüzde 7,4, Danimarka’da ise yüzde 7,1 seviyesinde.

Bu veriler, Türkiye’de gelir dağılımındaki eşitsizliğin ne kadar ciddi boyutlarda olduğunu ortaya koyuyor. Ülkenin ekonomik büyüklüğü artsa da, bu büyümenin getirdiği zenginlik, nüfusun geniş kesimlerine eşit bir şekilde dağılmıyor. Aksine, gelir en üst kesimde toplanarak, toplumun büyük bir kısmının ekonomik olarak geri planda kalmasına neden oluyor.

Avrupa’daki Durum: Türkiye Zirvede

Eurostat verilerine göre, Avrupa genelinde gelir dağılımı daha dengeli seyrediyor. Örneğin, Slovakya’da en zengin yüzde 1’lik kesimin toplam gelirden aldığı pay sadece yüzde 2,3 ile en düşük seviyede. Estonya ise yüzde 3’lük oranla ikinci en düşük ülkeler arasında yer alıyor. Bu ülkelerdeki düşük oranlar, gelir dağılımındaki adaletsizliğin Türkiye’ye kıyasla çok daha dengeli olduğunu gösteriyor.

Özellikle gelir dağılımının en adaletsiz olduğu tahmin edilen ülkelerden biri olan Rusya ile ilgili Eurostat verisi bulunmuyor. Ancak uzmanlar, Rusya’daki en zengin kesimin, milli gelirden Türkiye’deki zenginlere kıyasla daha yüksek bir pay aldığına dikkat çekiyor. Bu nedenle, gelir adaletsizliğinde dünya genelinde Rusya’nın Türkiye’den sonra geldiği tahmin ediliyor.

Gelir Dağılımındaki Eşitsizliğin Sosyal Etkileri

Gelir dağılımındaki eşitsizlik, bir ülkenin sosyal ve ekonomik yapısı üzerinde derin etkiler bırakıyor. Türkiye’de en zengin yüzde 1’lik kesimin bu denli yüksek bir pay alması, ekonomik gelişmenin büyük bir kısmının toplumun geniş kesimlerine yayılmadığını gösteriyor. Bu da sosyal adaletsizliğin artmasına, toplumsal huzursuzluklara ve ekonomik dengesizliklere yol açıyor.

Uzmanlar, bu tür eşitsizliklerin uzun vadede ekonomik büyümeyi yavaşlatabileceğini ve toplumda gelir farklarını daha da derinleştirebileceğini belirtiyor. Türkiye’nin bu konuda gerekli adımları atmaması durumunda, ekonomik büyüme ile refahın toplumun geneline yayılması arasındaki uçurumun daha da artabileceği konusunda uyarılarda bulunuluyor.

Avrupa ve Türkiye Arasındaki Fark

Avrupa ülkeleri genelinde en zengin yüzde 1‘lik kesimin milli gelirden aldığı paylar çok daha düşük. Türkiye’de bu oran yüzde 14,6 iken, Bulgaristan’da bile neredeyse yarı yarıya düşük, yüzde 7,4 seviyesinde bulunuyor. Bu da Türkiye’nin gelir adaletsizliği açısından ne kadar ciddi bir sorun yaşadığını net bir şekilde ortaya koyuyor. Özellikle sosyal politikaların güçlendirilmesi, gelir eşitsizliğinin hafifletilmesi için önemli bir adım olabilir.