Ortadoğu’da tansiyonun iyice yükseldiği bu dönemde, İsrail’in Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ı öldürmeden önce ona ateşkes teklif ettiği iddiaları, bölgede büyük yankı uyandırdı. İsrail’in Beyrut’a düzenlediği hava saldırısıyla Nasrallah‘ın ölümünün ardından, Lübnan ve İran’da tepkiler çığ gibi büyüyor. Özellikle Lübnan hükümeti ve Hizbullah cephesinde hayal kırıklığı yaşanırken, İran’dan gelen sert açıklamalar da gerilimi daha da tırmandırıyor.
İsrail’in bu hamlesinin ardından, sadece Lübnan değil, İran da kandırıldığını öne sürdü. İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney, Nasrallah’a önceden uyarılarda bulunduğunu, ancak Nasrallah’ın Beyrut’ta kalmayı seçtiğini belirtti. Lübnan Dışişleri Bakanı Abdullah Bou Habib ise Nasrallah’ın ateşkesi kabul ettiğini ve sürece ABD ve Fransa gibi Batılı ülkelerin de dahil olduğunu vurguladı. Ancak bu ateşkes teklifinin bir tuzak olduğu kısa süre sonra ortaya çıktı.
İsrail’in Ateşkes Tuzağı
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Lübnan-İsrail sınırındaki çatışmaları bitirmek için ateşkese yeşil ışık yaktığını açıklamıştı. Bu gelişmenin ardından Nasrallah’ın da ateşkes önerisine olumlu yaklaştığı bildirildi. Ancak tam da ateşkes görüşmelerinin son aşamaya geldiği düşünülen bir zamanda, İsrail Beyrut’a bir hava saldırısı düzenleyerek Nasrallah ve çevresindeki üst düzey Hizbullah yetkililerini hedef aldı.
Bu olay, Lübnan hükümeti ve Hizbullah tarafında büyük bir şok ve hayal kırıklığı yarattı. İsrail’in bu hamlesi, sadece Lübnan’ı değil, aynı zamanda İran’ı da kandırdığı yönünde bir algı yarattı. Bu gelişme, Ortadoğu’daki birçok tarafın güvenini derinden sarstı.
İran’dan Sert Tepki: “Herkesi Kandırdılar!”
İran, Nasrallah’ın ölümünün ardından İsrail’e karşı sert açıklamalarda bulundu. Ayetullah Hamaney, Nasrallah’a önceden Beyrut’tan ayrılması gerektiği konusunda uyarıda bulunduğunu, ancak Nasrallah’ın bu uyarıya kulak asmadığını belirtti. Bu olay sonrası İran’ın tepkisi daha da sertleşti. İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, daha önce Gazze’deki ateşkes görüşmeleri sırasında da Batılı ülkeler tarafından kandırıldıklarını ifade ederek, bu son olayın İsrail’in Ortadoğu’daki kurnaz planlarının bir parçası olduğunu dile getirdi.
İran hükümeti, Nasrallah’ın ölümünden sonra İsrail’e karşı saldırgan bir söylem geliştirdi. İran’ın üst düzey yetkilileri, bu suikastın sadece Lübnan’ı değil, İran’ı da hedef aldığını belirterek İsrail’i sert şekilde eleştirdi. İran, İsrail’in Ortadoğu’daki nüfuzunu genişletmek için her türlü yolu denediğini ve bunun sonucunda bölgedeki güven ortamının tamamen yok olduğunu dile getirdi.
Lübnan ve İran’da Artan Gerilim
Hizbullah lideri Hasan Nasrallah‘ın ölümü, Lübnan’da büyük bir infial yarattı. Ülkede, İsrail’in bu suikastı ateşkes vaadiyle gerçekleştirmesi, halkta ve hükümette öfke patlamasına neden oldu. Özellikle Lübnan hükümeti, Batı’nın bu sürecin bir parçası olduğunu belirterek hem İsrail’e hem de Batı ülkelerine karşı tepkilerini dile getirdi.
İran’da ise suikast sonrası güven bunalımı iyice derinleşti. Hamaney, İsrail’in her alana sızmaya başladığını ve Batılı ülkelerin de bu süreçte İran’a verdiği sözleri tutmadığını belirtti. İran’ın hem Nasrallah suikastına hem de Batı’nın vaatlerini yerine getirmemesine yönelik öfkesinin artacağı düşünülüyor.