Fernas madencileri, günlerdir çıplak ayakla süren yürüyüşlerini Türkiye’nin başkenti Ankara’da sonlandırmayı planlıyordu. Ancak, Ankara’nın girişinde polis müdahalesi ile karşılaştılar. Manisa’nın Soma ilçesinden başlayan bu yürüyüş, işçilerin yaşadıkları iş güvenliği sorunları ve aldıkları düşük ücretleri protesto etmeleri amacıyla gerçekleştirilmişti.
Soma’dan Ankara’ya Uzanan Protesto Yürüyüşü
Fernas Madencilik işçileri, Soma’dan Ankara’ya doğru başlattıkları bu uzun yürüyüşte iş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve düşük maaşlar nedeniyle tepkilerini dile getiriyorlar. Protestonun simgesi haline gelen bu yürüyüşte işçiler, yalın ayak ilerleyerek seslerini duyurmaya çalışıyor. Ancak, yürüyüşün final noktası olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) ulaşmak isteyen madenciler, Ankara’nın girişinde polis barikatına takıldı.
Madencilerin Talepleri
Fernas madencileri, daha iyi iş koşulları ve ücret düzenlemesi talep ediyor. Çalışma koşullarının zorluğuna ve iş güvenliği eksikliklerine dikkat çekmek için çıplak ayakla yürümeyi seçen madenciler, bu simgesel hareketle yaşadıkları zor şartları gözler önüne seriyor. İşçilerin talep ettiği düzenlemeler arasında daha güvenli çalışma ortamları, maaşlarının artırılması ve işçi haklarının korunması yer alıyor.
Polis Müdahalesi Tepkilere Neden Oldu
Yürüyüşün Ankara’da polis engeliyle durdurulması, madencilerin moralini bozsa da mücadelelerinden vazgeçmiyorlar. İşçilerin TBMM‘ye kadar yürüyerek seslerini duyurmayı planladıkları bu eylem, sadece bir ücret protestosu değil, aynı zamanda iş güvenliği ve insan hakları mücadelesi olarak da öne çıkıyor.
Ankara’da polisin engeline takılan madenciler, eylemlerini sürdürmeye kararlı olduklarını belirtti. Bu polis müdahalesi sosyal medyada geniş yankı uyandırdı ve birçok kesimden destek mesajları geldi.
Destekler Büyüyor
Fernas madencileri‘nin bu protestosu, ülke genelinde büyük destek topluyor. Sendikalar, sivil toplum kuruluşları ve muhalefet partileri, işçilerin taleplerinin haklı olduğunu savunarak yürüyüşe destek veriyor. Sosyal medya platformlarında da geniş kitleler tarafından desteklenen bu eylem, işçi hakları ve iş güvenliği konularında toplumun dikkatini çekmeyi başardı.
Madencilerin bu yürüyüşü, işçi sınıfının sesini duyurması açısından kritik bir adım olarak değerlendiriliyor. Eylemlerinin sadece bir ücret mücadelesi değil, aynı zamanda işçilerin daha iyi şartlarda çalışma hakkı için verdikleri bir savaş olduğuna vurgu yapılıyor.