İstanbul’da görülen ve kamuoyunun yakından takip ettiği Ahmet Özer davasında önemli bir gelişme yaşandı. “Silahlı terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla yargılanan ve uzun süredir tutuklu bulunan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, nihayet adli kontrol şartıyla tahliye edildi. Ancak bu tahliye kararına rağmen Özer, başka bir soruşturma kapsamında hala tutuklu bulunuyor.

Tahliye Kararı Detayları

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Marmara Cezaevi’nin karşısındaki salonda görülen davada, Özer’in yurt dışına çıkış yasağı ve İstanbul dışına çıkmama şartıyla tahliyesine hükmetti. Ancak kamuoyunun “Kent Uzlaşısı’ndan tahliye” olarak değerlendirdiği bu karar, hemen uygulanamadı. Çünkü Özer, bu defa da Aziz İhsan Aktaş suç örgütü ile bağlantılı olduğu öne sürülen ayrı bir dosya kapsamında tutuklu durumda.

Savunmasında Dikkat Çeken Vurgular

Duruşmaya katılan Ahmet Özer, yaptığı savunmada özellikle “Barış Süreci”ne dikkat çekerek tutukluluğunun çelişkili olduğunu belirtti. “11 yıl önce İmralı’da yapılan bir görüşmede adımın geçmesi, bugün hala tutuklu olmama gerekçe olamaz” diyen Özer, şu çarpıcı cümleleri kurdu:

• Barış Süreci ile benim tutukluluğum arasında açık bir çelişki var.
• Türkiye’nin yarısı dışlanarak toplumsal barış sağlanamaz.
• Bu dava aynı zamanda bir samimiyet testidir.
• Eğer hukukta çifte standart uygulanıyorsa, kimse toplumsal barışa inanmaz.

CHP’den Destek Yağdı

Duruşmayı takip edenler arasında CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, İBB Başkan Vekili Nuri Aslan, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve Dilek Kaya İmamoğlu da vardı. Mahkeme çıkışında basına açıklamalarda bulunan Gökhan Günaydın, Özer’in 8,5 aydır tutuklu olduğunu hatırlatarak, “Bu davanın hiçbir hukuki temeli yoktur” ifadelerini kullandı.

Günaydın, ayrıca şunları vurguladı:

• 30 Ekim’den bu yana Esenyurt kaymakamlık tarafından yönetiliyor.
• Özer’in 10 yıl önce yaptığı telefon görüşmeleri dava konusu yapıldı.
• Bu süreç tamamen siyasidir ve sadece Ahmet Özer’le sınırlı değildir.

Siyasi Yönü Tartışılıyor

Kararın ardından birçok kesimden, özellikle de muhalefet kanadından, dosyanın içeriğine dair eleştiriler geldi. CHP temsilcileri, davanın hukuk dışı gerekçelerle sürdürüldüğünü ve Esenyurt halkının iradesinin yok sayıldığını savundu. Bu kapsamda, sürecin sadece Ahmet Özer’in değil, tüm yerel yönetimlerin bağımsızlığı açısından da kritik bir eşik olduğu dile getirildi.

Özer Cezaevinden Çıkabilecek mi?

Tahliye kararı almasına rağmen Özer’in serbest kalamaması, kamuoyunda yeni soru işaretlerine neden oldu. Özellikle “ihaleye fesat karıştırma” iddiasıyla yürütülen diğer soruşturmanın nasıl şekilleneceği, önümüzdeki günlerde Özer’in özgürlüğe kavuşup kavuşamayacağını belirleyecek. Hukuk çevreleri, bu ikinci dosyanın da dikkatle izlenmesi gerektiğini belirtiyor.