Oyuncu ve yönetmen Ali Atay, katıldığı bir programda gündeme dair dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Toplumsal felaketlerin ardından ünlülerin hedef haline getirilmesine sert tepki gösteren Atay, sistemin eksikliklerini ve bireylere yüklenen sorumluluğun yarattığı adaletsizliği eleştirdi.
Atay, Fatih Altaylı’nın YouTube programında, yaşadığı bir deneyimi aktararak şunları söyledi:
“Bu ülkenin seliyle, yangınıyla, tufanıyla ben mi mücadele edeceğim abi? Eşim doğum yapmak üzereyken, telefonla vinç ayarlamaya çalışıyoruz. Benim Maraş’ta ne işim var? Biz neden ormandaki yangını söndürmek için elimizde kovalara koşturuyoruz? Bu, devletin birimleri tarafından yapılması gereken bir iş değil mi?”
“Ünlülere Yüklenen Misyon Adaletsiz”
Atay, doğal afetlerin ardından ünlülerin hem sahada aktif olmaları hem de açıklamalar yapmaları yönündeki beklentilerin gerçekçi olmadığını vurguladı. Bu tür manipülasyonların toplumu yanlış yönlendirdiğini belirten Atay, şu ifadeleri kullandı:
“Deprem oldu, biz yardıma koştuk. Sabahın dördünde çocuklarımız uyurken biz yollara düştük. Ama neden? Neden bu işler bireylerin sırtına bırakılıyor? Sistem çalışmıyorsa, bunun bedelini halk mı ödeyecek?”
“Bu Manipülasyona Artık Kapılmamalıyız”
Sözlerine devam eden Atay, ünlülerin her konuda görüş beyan etmeye zorlanmasının yarattığı baskıyı eleştirerek, “Ben bir şey dediğimde linçleniyorum, demediğimde yine linçleniyorum. Ne yaparsak yapalım, bu yükü taşımak imkânsız. Sistem işlemiyor, peki biz ne yapacağız? Sadece bağırıp isyan mı edeceğiz?” dedi.
Atay’ın bu çıkışı, toplumun doğal afetler ve kriz yönetimi konusundaki beklentilerini ve sistemin yetersizliklerini tartışmaya açtı.